Kahramanmaraş’tan Mektup var (2)

Edebiyatımızda bir de mektup türleri vardır. 

Özet olarak söylemek gerekirse mektup, kişi ve kurumların birbirleriyle çeşitli amaçlarla haberleşmek için yazdıkları yazılardır Bir haber vermek, haber almak, bir şey sormak, istemek, bir duyguyu ya da düşünceyi paylaşmak, bir konuyu tartışmak gibi amaçlarla yazılır. Mektup türünün ortaya çıkmasındaki temel düşünce ‘paylaşma isteğidir. Siyasi, edebî ve İlmî konularda yazılmış olanları, belge niteliği gösterir. Dünyada mektup türünün ilk örneklerine Mısır’da rastlanmıştır. Eldeki ilk mektuplar, Mısır Firavunlarının resmî mektupları ile Hitit Krallarının Hattuşaş arşivinde bulunan mektuplarıdır.

Mektup kimlere yazılır?

·“Akraba ve dost gibi yakın çevredeki insanlara yazılan mektup yazılar mektuplar,

·Akla gelebilecek her konuda yazıldığı ve ileride yayımlanması söz konusu olmadığı için gizlilik özelliği taşan mektuplar,

·Mektup açık, yalın ve içten anlaşılan bir Türkçe ile yazılır,

·Genellikle çizgisiz beyaz kâğıda ve kâğıdın bir yüzüne yazılır.

·Tarih, hitap, mektup metni, nezaket ifadesi, imza ve adres bölümlerinden oluşur.

·Teşekkür, özür, davet, tebrik mektupları; tebrik ve başsağlığı dilekleri özel mektuplar içerisinde değerlendirilir.

·Sanatçı ve edebiyatçıların, daha çok genel konular üzerinde yazdıkları özel mektuplara “edebî mektup” da denmektedir.

·Eski Aydın Milletvekili eğitimci şair ve yazar M. Kemal Yılmaz mektuplara çok önem verirdi. Benim arşivimde en az 15 adet mektup var.  Bunların çoğu el yazısı ile yazılıdır.  Bir sözünde: Mektupları mümkün olduğu kadar el yazı, mavi dolma kalem ve tertemiz bir çizgisiz kâğıda yazınız. Yazınız düzenli değilse hiç olmasa ilk veya son bir iki cümlesini el yazınızla yazınız. Bu da bir saygı ifadesidir “ diyordu.” (1)

Sözü biraz uzattık galiba.

Şimdi Kahramanmaraş’tan gelen mektuba dönelim:

Aşağı yukarı 120 gün önce Kahramanmaraş merkezli Pazarcık, Hatay, Antakya, Adıyaman, Malatya, İskenderun, Elazığ, Mersin, Şanlıurfa,  Diyarbakır gibi illerimizde ve adı geçen illere bağlı ilçelerde büyük bir deprem felaketi yaşandı. Buna asrın felaketi diyenler de var. Kayıplarımız 50 binden fazla oldu, 100 bina yakın insanımız yaralandı, 250 binden fazla binalar yerle bir oldu.

Kahramanmaraş sanat ve kültür bağlamında şair ve yazarların harman olduğu yerdir. Bağrında yüzlerle şair ve yazar,  müzisyen yetişmiştir. Bunlardan hemen aklıma gelenleri yazıyorum. Nuri Pakdil  (1934-2019), Alaeddin Özdenören (1940- 2003), Hayati Vasfi Taşyürek (1931-1990) A. Rahim Karakoç ( 1932- 2012), Bahaeddin Karakoç ( 1930- 2018), Cahit Zarif Oğlu( 1940- 1987) ve halk ozanlarımızdan Âşık Mahzuni Şerif (17 Mayıs 2002)  aklıma geliyor.

Bunları saygıyla ve rahmetle anarken 22 yıldan bu yana zevkle okuduğum ve takip ettiğim ALKIŞ Dergisinden söz etmek istiyorum. Alkış 2 Aylık Kültür Sanat Dergisi masamın üzerindeki sayı: ( Yıl.  22, Sayı:27, Ocak- Şubat 2023), Sahibi Dr. Oğuz PAKÖZ, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nihat YÜCEL, Yayına Hazırlayan Serdar YAKAR, Danışma Kurulu: Doğan ARIK, Habib KIRMIZIKAYA, Ercan KOZANOĞLU, Abdulhâkim EREN.  Kapak / İç tasarım: Tayyip ATMACA ve Kapak fotoğraf: Aslıhan PAKÖZ görülüyor. İletişim:  Yenişehir Mah, Trabzon Cd. No.62, Karabekiroğlu AP. Kat: 6, No: 4, 46.100 Dulkadiroğlu – KAHRAMANMARAŞ

Meydana gelen bu depremden dolayı özellikle kadim dostum Dr. Oğuz PAKÖZ’ü telefonla çok aradım, Nihat YÜCEL’i aradım.  Hiç birinden bir cevap alamadım.  Acaba onlar bu deprem felaketine mi uğradılar diye düşündüm. Bu kez Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanlığı / Kültür ve Sosyal İşleri Dairesi Başkanlığına 12.04. 2023 tarihinde bir dilekçe yazdım.  Geçmiş olsun dileğinde bulunduktan sonra Alkış Dergisi Dr. Oğuz PAKÖZ ve Yazı İşleri Müdürü Nihat YÜCEL’ den bir haber alamadığımı belirttim.  Bana 20.04. 2023 tarihli gelen yazılı mektubu aynen siz değerli okuyucularımla üzülerek paylaşmak istiyorum.  Ne yazık ki Dr. Oğuz PAKÖZ ve Nihat YÜCEL’ i kaybettik.  Bunlarla birlikte başka şair ve yazarlarımız da vardır. ***    ***     ***

Bu yazıdan anladığıma göre Kahramanmaraş şair ve yazarlarımızdan 16 kişi bu deprem felaketi nedeniyle vefat etmiş, bunlardan üçü ALKIŞ Dergisinden Dr. Oğuz Paköz Nihat Yücel ve Ercan Kozanoğlu’nun da kayıplarımız arasında olduğunu öğrendim. Çok üzüldüğümü belirtmek isterim. Adı geçenleri rahmetle anıyor, yakınlarına ve Alkış dergisi okuyanlara Alkış’a emeği geçenlere baş sağlığı diliyorum.

ALKIŞ dergisinin giriş bölümünde Dr. Oğuz Paköz şunları yazıyor:

ALKIŞTAN:

Değerli Dostlar,

Birinci Dünya Savaşı sonunda Sevr Antlaşması ile ülkemizin büyük bir bölümü işgal edilmişti. Maraş’ı da önce İngilizler sonra da Fransızlar işgal etmişlerdi. Maraşlı bu işgal paçavrasını parçalayıp egemenlerin suratına atmıştır. Kurtuluş Savaşında Maraş’ın işgal güçlerine karşı koyması büyük bir destandır. İşgalcilerin taslarını, taraklarını ve dahi yerli işbirlikçilerini toplayarak, atlarının, katırlarının ayaklarına çaput bağlayarak bir gece yarısı kaçmak zorunda bırakması çok büyük bir başarıdır. Bu utkunun (zaferin) büyüklüğünün ve bütünlüğünün bugün bile tam olarak anlaşıldığı söylenemez. (…) Rahmetli Oğuz Paköz yazısına devam ederek: Maraşlı her yerden yardım aldı ama savaşın omurgası, eli kolu, ayağı, gözü kulağı ve dahi yöneten beyni Maraşlıydı. Maraşlı 12 Şubat’tan sonra kabuğuna çekilmemiş, başta Antep olmak üzere komşu illerin kurtuluşuna maddi, manevi ve asker olarak yardıma koşmuştur. Ne de olsa Maraşlı kurtuluşun bilincinde olmuştur. Bütün bunların Atatürk’ün Samsun’a çıkışından beş ay sonra, Sivas Kongresinin hemen arkasından yapıldığı düşünülürse 12 Şubat’ın önemi daha iyi anlaşılacaktır. 12 Şubat utkusuyla Maraş kendini kurtarmış, Kuvayı Milliyeyi sömürgeci uluslara muhatap saydırmıştır. 12 Şubat, Türk Kurtuluş Savaşında sömürüye ilk direniş, ilk başkaldırış, ilk utkudur ( ilk zaferdir) Maraş gazidir, şanlıdır, onurludur, kahramandır”  diye yazıyor Dr. Oğuz Paköz.  Bundan dolayı Maraş Kahramanmaraş unvanı almıştır.  Maraş’a Türk Kurtuluş Savaşı sırasında halkın gösterdiği direnişten dolayı 7 Şubat 1973’ten itibaren Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Kahramanlık unvanı verilerek adı Kahramanmaraş olarak değiştirildi.

Bu giriş yazısından sonra  Alkış’ın devamlı yazarlarından  Serdar Yakar’ın Maraş’ın   Kurtuluş Savaşında verdiği   milli  mücadeleyi   akıcı ve yalın bir  Türkçe ile  anlatıyor. Rahmetli Nihat Yücel’in  “Âşıklarla Geçen Yıllar -1- Âşıklar Toplantısı ve basın Açıklaması” başlıklı yazısı da ilgimi çekti. İstanbul’da Tarla Aylık Sanat ve Kültür dergisini uzun yıllar çıkardığı kadim dostum Gazeteci yazar – şair Dr. Tahir Kutsi Makal’ı anmasına   sevindim, dillerine sağlık diyorum…

Şimdi devamlı abonesi olduğum ve bir kısım şiir ve yazılarımın da yer aldığı Alkış Dergisinin en son sayı: 127 Ocak-Şubat 2023. Sayıda şiir ve yazılarıyla kimler var, bunları da bir hatıra bağlamında buraya almak istiyorum:

Bu yazıdan sonra ALKIŞ Dergisinde yer alanlar:   

Oğuz PAKÖZ, Serdar YAKAR, Celalettin KURT, Ahmet DULKADROĞLU, Nihat YÜCEL, Mevlüt KILINÇ, Necati DEMİR, Şaban ÖZBİLİCİ, Lütfi BİLİR, Mehmet UYSAL, Hasan KISA, Ayşegül Taşkın ERKAN, A. Özmen KILINÇ, Rasim DENİZ, Ali ÇANKAYA, Turan YILDIRIM, Hüseyin BURAKÜS, Ercan KOZANOĞLU, Adil BAŞOĞUL, Dilek Eker ÖZYURT,  Tahir GÖRENLİ, Hanifi YILMAZ,  Cuma TAŞDEMİR, Harika UFUK, Âşık Ali TAŞ, Ahmet H. KOÇ, Rıdvan YILDIZ, Faik KUMRU, Aslıhan PAKÖZ. 

Son söz olarak,  Kahramanmaraş’ta yaklaşık 22 yıldır sanatımıza, kültürümüze hizmet eden ALKIŞ Dergisi, Türk Edebiyatı coğrafyasında büyük emekleri olmuştur.  Yoksa bu dergi de kapandı mı? Kapandıysa çok üzülürüm.  Derginin kurucularından Dr. Oğuz Paköz ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nihat Yücel, Danışma Kurulunda yer alan Ercan Kozanoğlu’nun kayıpları büyük üzüntü verici olmuştur. ALKIŞ Dergisinin kapanmamasını yürekten diliyor, ALKIŞ Dergisi kurucusu Dr. Oğuz Paköz ve Yazı İşleri  Müdürü Nihat Yücel ve  diğer tüm   arkadaşlarına    Allah’tan rahmet ve  yaşayanlara    sağlıklı ömürler diliyorum. 

1-   İnternetten alınmıştır. ( 01.07.2023)

2-   Sivas Folklor Dergisi, İbrahim Aslanoğlu Sayı: 35,  Yıl 1975-  Sivas

3-   Konu ile ilgili bu haberi Özgür Sanat’ın geçen 26. Sayısında da yazmıştım. Sanatçı dostlarımdan bir haber bekliyordum. ( A. Güler)      

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Abdülkadir Güler - Mesaj Gönder

# cuma

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.