Galiba Paylaşma Sorunumuz Var

Heyecanlı bir milletiz. Fanatizmi en üst sınırlarda yaşıyoruz. Bu nedenle de mutlu olacağımız, tadını çıkaracağımız durumlarda bile kendimize eziyet etmeyi tercih ediyoruz.

Lafın başı geldi mi “spor dostluktur, kardeşliktir” gibi laflar ederiz de, mağlubiyet halinde ortalığı ayağa kaldırırız. Ne dostluk kalır, ne de kardeşlik… Hatta başta hakemler ve spor basını olmak üzere işin içindeki herkes bu nefret söylemlerinden nasibini alır. Çünkü kaybetmek adeta dünyanın sonudur.

***

Bundan yıllarca önceydi. Tarihini tam olarak hatırlayamıyorum da, Türk Milli futbol Takımının başında hoca olarak rahmetli Sabri Kiraz vardı. Yani iş o kadar eski. Türk Milli Takımı ile Almanya aynı guruba düşmüştü.

Son maç Almanya’da oynanacaktı ve kazanırsak gurup birincisi olarak finallere katılma hakkı elde edecektik. Maç Gelsenkirchen kentinde yeni  yapılan stadyumda oynanacaktı. Yaşadığım kente  bir saat mesafedeydi. Biz de otobüs kaldırıp maça gittik. O mesafeyi 5-6 saatte anca gidebildik. Bütün otoyollar, Almanya’nın, hatta Avrupa’nın dört bir yanından gelen gurbetçilerle dolup taşmıştı. Gökyüzünde uçaklar kuyruklarında Tük bayraklarını taşıyarak dolaşıyordu. Şehrin sokakları adeta işgal edilmiş gibiydi. Her köşe başından ellerinde bayraklarla Türk seyirciler çıkıyor, sloganlarla ortalığı inletiyorlardı. Maç esnasında statta da adeta terör estirdik. Onca para harcayıp gittiğimiz o maçta oturup zevk alacağımıza, işin keyfini çıkaracağımıza adeta kendimize işkence ettik. Mesela, benim maçtan sonraki bir hafta sesim hiç çıkmadı. Sürekli boğazım ağrıdı.

Maçı 2-0 kaybettik ve gelişimizin aksine sesiz ve sakin stadı terk ederken bir gurup Alman yanımıza yaklaşarak maçın kritiğini  yapmak istediler. Mutluydular ama sevgilerinde ve sevinçlerinde bir abartı yoktu. Biz olsak sevinçten birkaç Alman döver, en azından bazı camları yere indirirdik.  Onlar aslında iki takımın da kötü bir maç oynadığını,  sahanın en iyisinin Alman stoper Karl Heinz Förster ve Türk kaleci(Şenol Güneş) olduğunu söylediler. Tespitleri çok da doğruydu. Biz sağa sola sataşmaktan maçı bile doğru dürüst seyretmediğimizden bu ayrıntılarla ilgilenmemiştik.

***

Sevgili okuyucu, yıllar sonra takımlarımızdan Galatasaray Avrupa’da  zaferler elde etti. Böyle bir zafer sonrası Söke’de İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne uğramıştım. Oradaki memurlardan birinin Galatasaraylı olduğunu biliyordum. Kendisini kutlamak istedim. Sert bir ifadeyle yüzüme bakıp  beni adeta tersledi.

“Sen beni kutlayamazsın. Sen Fenerbahçelisin. Fenerbahçeliler kutlayamaz. Sevinemez. Bu bizim zaferimiz…”

O gün aldığım bu cevap beni hem üzmüş, hem de sinirlendirmişti. O duygularla o memura da bazı şeyler söyledim de, bugün geldiğimiz noktada o günden farklı  durumda olmadığımızı görüyorum.

Seçimlerden önce en fazla konuşulan ifadeler şöyleydi:

“İHA Yaptık, SİHA yaptık, Siz bunlara sevinmezsiniz. Çünkü  Ak Parti düşmanısınız…”

“Gabar Dağında petrol bulduk, millet ve devlet düşmanlarına kapak olsun…”

“Karadeniz’den doğalgaz akmaya başladı. Sizin gibi hainler bunun anlamını bilemezler. Çünkü  yeri ve milli değişiniz…”

Evet, aslı olsun ya da olmasın, mutluluk haberlerinde kendilerinden başkalarının sevinmesini bile içlerine sindiremeyen mutlu azınlık iş zamlara ve de fakirliğe gelince “bu ülke hepimizin, dış güçlere karşı ülkemizi birlikte savunacağız. Fedakarlık gerek” gibi laflar ederek birliktelik mesajları veriyorlar.

Galiba bizim asıl sorunumuz, paylaşmayı bilmemek. İyi  ve güzel olanları kendimize ayırıp beğenmediklerimizi başkalarına vermeyi seçiyoruz. Hem de adeta bir lütuf gibi…

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ali Sarayköylü - Mesaj Gönder

# Söke

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.