Şikayet etmeyi seven bir toplumuz. Kolay kolay memnun olmayız. Sürekli olarak da şikayet ederiz. Ancak, şikayet konusu yaptığımız şeylerin pek çoğundan kendimizin sorumlu olduğumuzu da aklımıza getirmeyiz.
Bakınız, yıllar önce yaşadığım bir olayı nakletmek istiyorum.
Almanya’da işten çıkıp da evime giderken yolda bir sigara yaktım. Tesadüf, paketteki son sigaraydı. Paketi kırıştırıp kaldırımın bir köşesinde gördüğüm birkaç kırışık kağıdın yanına fırlattım. Tam o anda karşıdaki evin penceresi açıldı ve yaşlı bir Alman Hanımefendi el kol hareketleriyle birlikte bana bağırmaya başladı. Önce bir şey anlamadım. Ama gösterdiği yere bakınca sokağa çöp attığım için sinirlendiğini anladım. Boş paketi attığım yerdeki kırışık kağıtları göstererek davranışımı savunmaya çalışsam da teyze çok baskın çıktı. Resmen saydırıyordu bana. Hemen eğilip attığım paketi aldım ve hızla oradan uzaklaştım.
Sevgili okuyucu, ben o günden sonra sokakta çöp kutuları dışında hiçbir yere çöp atmadım. Bazen elimde küçücük bir kağıt parçası bile olsa onu atacak bir çöp kutusu bulana kadar elimde tuttum.
***
Söke’deki yurttaşlarımız yaşadığımız kentten şikayet ederlerken en çok da cadde ve sokakların pisliğini dile getiriyorlar. Bu şikayet ilk anda haklı gibi görünüyor da, ancak o pisliğin kaynağını düşünmek istemiyoruz. Adam yolda yürürken elindeki çöpü, yola ya da kaldırımın ortasına atıyor. Attıkları arasında pet şişeler bile var. Sonra da dönüp “Söke ihmal edilmiş bir kent. Şu sokakların pisliğine bakın” diyerek yönetimleri suçluyorlar. Birkaç kere müdahale edip çöpleri böyle her yere atarsak temiz bir kentte yaşamamızın mümkün olmadığını söyleyecek oldum, lafı ağzıma tıkadılar.
“Belediyenin çöpçüleri ne iş yapıyorlar? Onların görevi değil mi? Biz kirleteceğiz, onlar temizleyecekler. Onlar bunun için para almıyorlar mı?..”
Bu bakış açısıyla neyi tartışacaksınız ki? Yani vatandaş istiyor ki; her birinin peşine bir çöpçü görevlendirilsin ve bunlar çöpü attıkça arkalarından toplasınlar. Bu sağlıklı bir bakış açısı değil elbette.
Vatandaşlarımızın şikayetlerinde haklı oldukları pek çok konu da var elbette. Özellikle de sokaklara konan çöp konteynırlarına kokudan yaklaşılmıyor. Üstelik çöpler de zamanında alınmadığı için taşıp rüzgarla her tarafa dağılıyor. Yani temizlik işleri bu konteynırları arada bir yıkayıp da sosyal medyada paylaşmak yerine düzenli olarak yıkamalı ve daha sık boşaltmalıdır. Vatandaş katı atık bedeli olarak para ödüyorsa bu hizmeti de istemek hakkıdır diye düşünüyorum.
Bu konuya devam edeceğim.
Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.