Dünkü yazımda vatandaş şikayetlerinden söz ederek özellikle de cadde ve sokakların pisliğini ve bu konuda yapılabilecek olanları dile getirmeye çalışmıştık. Üstelik burada hemşerilerimize de büyük görevler düştüğünden söz etmiştik.
Ancak; vatandaşın çok haklı ve acil olarak yapılmasını beklediği talepler de var. Geçtiğimiz günlerde Sökelilerin yakından tanıdığı bir dostumuzla karşılaştım, elime bir kağıt tutuşturdu. Baktım, yerel yönetimlere ve de ilgili, ilgisiz bazı kurumlara yazdığı bir dilekçeye benziyor. Bu yazıyı ilgili kurumlara vermiş, benim de köşemde dile getirmemi istiyor.
Lafının, sözünün ve isteklerinin arkasında duran insanların seslerine ses olmak isterim. Benim sevmediğim, kendi sorunlarını dile getirmeye korkup basını aracı yapmaya çalışan davranışlardır. Her vesileyle “bunu yazsanıza, ne diye yazmıyorsunuz “ diye isyan eden hemşerilerimizin tepkisi ne yazık ki sadece bize oluyor.
Bundan birkaç yıl önceydi. İlçemizin tanınmış ve sevilen toplum önderlerinden biriydi. Bir toplantıda karşılaştık, hemen yanıma gelip anlatmaya başladı:
“Benim evimin altına bir kafe açıldı. Gece yarılarına kadar gürültüden uyuyamıyoruz. Bunu yazamaz mısın?..”
“Abi, yarın buluşalım da bir söyleşi yapalım. Sen anlat, ben yazayım…”
Bu cevabım hoşuna gitmedi. Hemen itiraz etti.
“Yok, beni karıştırma. Şimdi onlarla kötü olmayayım…”
O kadar üzüldüm ve öfkelendim ki…
“İyi de, ben köyün delisi miyim? Sen kendi hukukunu bile korumaya korkarken ben senin fedailiğini mi yapacağım?”
Başını öne eğip fısıldadı:
“Haklısın, boş ver, yazma…”
Bu anlayışla elbette işim olmaz. Ancak, bu sefer bir hemşerimiz dilekçelerini ilgili yerlere verip taleplerini iletmiş. Benden de sadece destek istiyordu. Üstelik istekleri kişisel de değil. Hepsi de toplum yararına istekler.
En çok da Atatürk parkından söz etmiş. Bu parkın cıvıl cıvıl olmasını hepimiz isteriz. Şu anda nefes alabileceğimiz parklar ne yazık ki sadece Yenikent Mahallemizde. Atatürk Parkı Söke’nin akciğerleri de olabilecek, çok da geniş kitlelerin yararlanabileceği bir park olmasına rağmen sadece çocukların oyun üniteleri hizmet veriyor. Derhal düzenlenip en az iki merkezde farklı işletmecilerle hizmet verir hale getirilmeli. Ayrıca bu parka bay, bayan ve engelli tuvaletleri yapılmalı.
Hemşerimizin ikinci haklı talebi de Söke Çayı ile ilgili. Çay sözde düzenlendikten sonra kenarlarında bırakılan mezbelelikler… Buraları da park yeri mi, ticari alan mı, yoksa yürüyüş alanları mı olacak, ne olacaksa bir an önce yapılmalı. Buralar için yetki karmaşası da çözülmeli.
Toplumsal çıkarları kişisel beklentilerin önüne çıkaran sorumlu hemşerilerimizin çoğalması dileğiyle…
Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.