Maaş Zammı Muhabbetleri

Sosyal medyada bazı vatandaşlarımızın yapmış olduğu çağrılar var.  Son günlerde yapılan zamlar vatandaşlarımızı oldukça sıkıntıya soktu. Hükümet tarafından yapılan,  başta akaryakıt ücretleri olmak üzere, neredeyse bütün tüketim mallarına doğrudan etki edecek zamlar, hepimizin boynunu büktü. Belki de devlet görevlileri son aldıkları seyyanen zamlar nedeniyle hayat pahalılığından çok da fazla etkilenmediler. Ancak; emekli vatandaşlarımız çok mağdur edildi. Özellikle de daha önce maaşı yapılan seyyanen zamla 7500 liraya çıkarılan emekliler Ağustos ayında yapılan %25’lik maaş zammından yararlanamayınca mağduriyet daha da arttı. Bakınız, diğer emekliler maaşlarına en azından bir miktar zam aldılar. Halbuki bu sözünü ettiğim emekliler beş kuruş zam alamadılar. Çünkü kök maaşları düşükmüş.

Bu vesileyle maaşın da bir kökü ve bir ucu olduğunu öğrenmiş olduk. Şu anda bile 7500 lira maaş alan emeklilerin bir bölümünün kök maaşları 7500 lira değil. Yani bu kişiler Sayın Cumhurbaşkanımızın lütfedip uygun gördüğü bu 7500 lirayı da aslında hak etmiyorlar. Üstelik bir sonraki maaş zammını bile 7500 yerine belki de 6500 ya da 7000 gibi rakamların üzerinden alacaklar.

Ne kadar heyecan verici, değil mi?

***

Böyle, maaşın köküne falan inince aklıma başka bir şey geldi. Şimdi bu zam döneminde memurlara da seyyanen zam yapıldı.  8000 lira civarındaki bu zam sayesinde en düşük memur maaşı 22000 liranın üstüne çıktı. Kamu görevlileri de sevinip mutlu oldular.

Peki, önümüzdeki yılbaşında yeniden zam konuşulurken kamu görevlilerine yapılacak zam miktarı hangi rakam üzerinden yapılacak?  Onların kök maaşlarından söz ederken bu sekiz bin lira hesaba katılacak mı, yoksa emeklilerde olduğu gibi kök maaş bu rakam düşülerek mi bulunacak?

İnsanları huzursuz etmek istemem de, böyle bir ihtimalin olduğunu da hatırlatmak isterim. Bana göre, hazır toplu sözleşme görüşmeleri başlıyorken memur temsilcileri bu konuyu da gündeme getirsinler. Yoksa bu dönemde emeklilerin yaşamış olduğu hayal kırıklığını gelecekte memurlarımız da yaşarlar.

***

Aslında böyle muhabbetlerin başka ülkelerde yapıldığını hiç sanmıyorum. Bir çalışanın ya da emeklinin bir maaşı vardır.  Bu maaşlar belli bir matematik kuralıyla hesaplanır. Örnek vermek gerekirse; emekli kişinin maaşı çalıştığı süreler, ödediği prim gün sayısı ve de prim miktarları dikkate alınıp pozitif  bir bilim olan matematik kurallarıyla hesap edilir ve tahakkuk  gerçekleşir. Bunun kökü ya da kök olmayanı diye bir kavram kafa karıştırmaktan başka bir şey değildir.  Biz de hangi matematik uygulanıyor, anlamak mümkün değil. Bazı örnekler var ki, akıl, sır ermiyor. Asgari ücretten 5000 gün prim ödeyen bir emekli yine asgari ücretten 9000 gün prim ödeyenden daha fazla maaş alıyor. Allah aşkına, bunu matematik bilimiyle açıklayabilecek bir kardeşimiz var mı? Ben de bu durumu bu kök muhabbetleri sayesinde öğrendim.

Yerine göre bazı dengeleri koruyabilmek adına seyyanen zam da yapabilirsiniz. Ancak bu zammı da verdikten sonra artık o zam kişinin maaşına eklenir ve maaşı o rakama yükseltilir. Sonuçta ödünç verilen bir para değil. Hak edilip kazanıldığına inanılarak verilmiş bir paradır ve o kişinin maaşıdır.

Öyle kök maaş, dal maaş, yaprak maaş gibi saçmalıklar bana göre kandırmacadan başka bir şey değildir.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ali Sarayköylü - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.