Söke Köy Mü Oldu?

Eleştirmeyi o kadar çok seviyoruz ki…

Özellikle de sevmediğimiz, beğenmediğimiz kişi ya da kuruluşlar tarafından yapılan işleri eleştirmeye bayılıyoruz. Ama, sevdiğimiz, yandaş bildiğimiz bir kişi ne yaparsa yapsın, hem kendisine, hem de yaptıklarına sahip çıkmakta tereddüt etmiyoruz.

İşte, “ Söke Çayı ıslah projesi” dendi, çayın kent merkezinde kalan bölümü güya ıslah edildi. Eskisinden daha iyi olduğunu söyleyebilir miyiz?

Hani  Söke çayı çöpsüz severdi?..

Şu anda çay eskisinden beter bir çöplük halinde. Gerçekten de işlevsel olan, yıllardır Söke’ye bu anlamda kusursuz bir şekilde hizmet den köprüyü yıkıp yerine hem gülünç hem de pek bir işe yaramayan o kambur köprü yapıldı.  Yaptıran bile sahip çıkmadı da, suçu proje sahibi mühendise yükledi. Ama çayı çöpsüz sevenlerden buna da bir ses çıkmadı.

Yeni Çay ıslah çalışmasından en önemli kazanım ve de fark yaratacak uygulama çay yatağının daraltılarak iki tarafta da yola yeni alanlar ilave etmesiydi. Oraları da adeta mezbelelik olarak kaldılar. Çünkü bu ıslahın yapılmasına vesile olan ve de bunu gözümüze soka soka  her vesileyle hatırlatan eski vekil bile ne yapacağını bilemedi. Caddeye ilave edilse o güzel geniş yolların birilerine prim yaptırması mümkündü.

Yürüyüş yolları ve ağaçlandırma gibi güzellikler zaten bazılarının fıtratında  bile yok. Oraların ticari alan olarak değerlendirilmesi, yani büfe benzeri mekanlar yapılması da söz konusu oldu. Buna da sıcak bakılmadı. Çünkü talep fazla olacak, memnun edilenlerin birkaç kat fazlası küstürülecekti. Belki de en doğrusu, topu yerel yönetimlerin üzerine atmaktı. “Şehir merkezinde tasarruf yerel yönetimlerindir. Biz bu kadarını yaptık, artık kalanını tamamlayıp kentimize hem görsel bir güzellik, hem de rahatlama sağlasınlar” diyerek sorumluluğu devredebilirlerdi. Onu da siyasi kaygılarla yapamadılar.

Sonuç; sevse  de, sevmese de Söke Çayı çöpüyle kullanmaya, kusuruyla kabullenmeye devam edecek.

Şimdi tekrar baştaki ilk cümlemize gelelim. Eleştirmeyi seviyoruz. Hem de süslü laflar ederek eleştirmeyi daha çok seviyoruz. Bakınız, yıllardan bu yana sürekli olarak insanların ağızlarında aynı laflar:

“Söke büyük köy oldu…”

“Söke’nin köyden farkı kalmadı…”

İnsan merak ediyor, birkaç kişiye de sordum:

“Kardeş, neresi büyük köy?”

Çok bilmiş edalarında adeta sorumu küçümsercesine verilen cevaplar…

“Görmüyor musun, şehir içi trafik ne halde?..”

“Baksana araç park edecek yer de yok…”

Eminim ki, bu lafları edenler ömürlerinde hiç köye gitmemiş, köy görmemiş insanlardır. Hangi köyde trafik sorunu var ki? Köylerimizde park yeri sorununu çözmek için yeraltı otoparkı mı yapıyorlar?..

Süslü laflar etmeyi o kadar çok seviyoruz ki…

Bu konuya devam edeceğim.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ali Sarayköylü - Mesaj Gönder

# Söke

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.