Bazı Katılımcıların Konuşmaları

Dünkü yazımda Türkiye’deki meslek odaları ve Ticaret Odalarında kurumsallığın geliştirilmesi konusunda yapılan bir toplantıdan ve burada konuşulanlardan söz etmiştim. O toplantının sonunda katılımcılarından da düşüncelerini paylaşmaları  istendi.  Çeşitli meslek örgütlerine mensup bazı hemşerilerimiz kalkıp düşüncelerini ifade ettiler.

Konuşmacılar ana konuya katkı yapmak yerine meslek guruplarının sorunlarına dikkat çekip bir anlamda içlerini boşaltmayı tercih etseler de konuşmalarını çok değerli bulduğumdan bazılarını burada paylaşmak istiyorum.

***

Söke Ziraat Odası Başkanı Sayın Mustafa Tanyeri yapmış olduğu konuşmada benim sürekli dikkat çektiğim bir konuyu dile getirdi. Üretici üretimden soğumuştu. Girdi maliyetlerinin sürekli yükselmesini durduracak önlemler almakta acze düşen yöneticilerimiz maliyetlere bağlı olarak fiyat artışlarına engel olabilmek için sadece ithalatı teşvik ettiklerinde üretici  üretmekten soğur. O zaman da ne kadar bereketli topraklarımız olursa olsun, nasıl güzel bir iklime sahip olursak olalım,  dışa bağımlı bir ülke olmaktan kurtulamayız. Özellikle de gıda üretiminde dışa bağımlı olmak ileride çok ciddi sıkıntılara neden olabilir.

Sayın Tanyeri de özetle benzer şeyler söyledi:

“Bu sene pamuk fiyatları geçen yılla aynı olarak açıklandı. Halbuki girdi maliyetlerimiz %150, hatta %200 artmış durumda. Yine mısırı geçen sene tonu 5700 liradan satmıştık. Bu sene de 6000 lira olarak belirlendi. Ama maliyet iki katından fazla arttı.  Böyle devam ederse üretimden çıkacağız. Bizi üretimde tutan tek duygu; vatan ve millet sevgimiz. Ama bu iş böyle nereye kadar devam edebilecek ki?.. Sorunları biliyoruz. Kapasitemiz de var ama, çözemiyoruz…”

***

Bu konuşmalar toplantıda bulunan diğer iş insanlarını da harekete geçirdi. Esnaf odaları temsilcileri kendileri için bir avantaj olduğu düşünülen Esnaf  Kefalet Kredilerinin kesildiğinden, kaynak sıkıntısı yaşandığından söz edince benzer bazı düşünce ve eleştiriler de ortaya çıktı.

Özellikle kültür ve ahlak zafiyeti üzerine yapılan eleştiriler dikkatimi çekti. Bunların dışında en önemli tespit kredi ve bu kredilerin kullanılış yerleriydi.

“Kredi alamıyoruz…”

“Bir şekilde alabilenler de bu parayı üretimde kullanmak yerine ev alarak, ya da otomobil alarak üretim dışında yatırım  yapıyorlar.”

“Ortada servet transferi iddiaları konuşuluyor ve yapılanlar da bunu doğrular gibi görünüyor…”

Toplantıda son söz her zaman alışık olduğumuz bir dilekti:

“Yöneticilerimiz sorunlarımızı çözmeli…”

Biz de bu temenniye bütün kalbimizle  inşallah diyoruz.