Klaros

Antik Yunan inanışına göre bir insanda hastalık ve kötülük neticesinde kirlilik meydana geliyordu. İyileşmek de temizlenmekle mümkündü. Fakat kirliliğin kaynağını belirlemek ve onu yok etmek için insanüstü bir güce sahip olunması gerekiyordu. Bu vasıflarda tanrısal özelliklerle beraber kehanet tanrısı Apollon`da mevcuttu.

Kehanet ölümlülerle ölümsüzlerin dünyası arasındaki boşluğu aşmaya çalışan bu ritüellerden biridir. Ayrıca kriz zamanlarında antik dönem insanıyla tanrılar arasındaki tek direkt iletişim yoluda kehanet sayesinde sağlanabiliyordu.

Antik dönemde yaşayanlar Tanrı Apollonu temsil eden rahiplerin bulunduğu bu tür tapınaklara giderek dertlerine derman ararlardı. Antik dünyanın en önemli kehanet merkezleri denilince aklımıza öncelikle Didim, Delphi (Yunanistan) ve Klaros gibi yerleşimler gelir. 

Didim ve Delphiye göre daha bir arka planda kalan Klaros kutsal alanı İzmir`in Menderes İlçesi, Özdere Beldesi, Ahmetbeyli köyü sınırları içinde yer almaktadır. Klaros Kutsal Alanın kuzeydeki Kolophon antik kentine uzaklığı 13 km, güneyde yer alan diğer bir antik yerleşim olan Notion’a uzaklığı ise 2 km’dir. Klaros oniki İon kentinden biri olan Kolophon’a ait bir kehanet merkeziydi.

Burası kuruluş tarihi olan  M.Ö. 13. yüzyıldan M.S. 4. yüzyıla  değin bir “Bilicilik Merkezi” olarak işlev yapmıştır Bilicilik merkezleri genellikle bir su kaynağının yanında kurulur ve bu kaynak kutsal kabul edilirdi. 

Klaros Kutsal Alanının burada nasıl kurulduğundanda bahsetmemiz gerekmektedir: Yunanistan’ın Thebai kentinden sürülen bir grup Thebaili göçmenler bu bölgeye gelirler. Gelen göçmenler arasında, Apollon rahibi Teiresias’ın kızı Manto’da vardır. Rhaikos’la evlenen Manto, Delphi Apollon’unun emri ile Apollon Klarios Bilicilik Merkezini kurar. Bazı antik yazarlara göre Klaros’daki kutsal kaynak, ülkesinden sürülen Manto’nun göz yaşlarından oluşmuştur. Klaros Bilicilik merkezide Rhaikos’la Manto’nun oğlu ve aynı zamanda Apollon’un kahini olan Mopsos döneminde ünlenir.

Arkeolojik olarak Klaros Kutsal Alanı ile ilişkili ilk araştırmalar 19. yüzyılın sonlarında başlar. Carl Schuchhardt tarafından 1886 yılında kutsal alanın kuruluş yeri ile ilgili çalışmalar yapılmıştır. Birinci dönem kazıları Theodore Macridy ve Charles Picard 1913 yılında gerçekleştirmiş ve propylon (anıtsal kapı), büyük eksedra (yarım daire şeklinde oturma sırası) ve 125 adet yazıt açığa çıkarılmıştır. Bir sonraki kazı sezonu 1950 yılında Louis Robert başkanlığında başlamış, 1961 yılına kadar devam eden kazılarda bugün Apollon Klaros, Artemis Klaria Tapınakları, Apollon, Artemis ve Leto’nun anıtsal kült heykelleri ile Hellenistik sunaklar, kutsal yolun batısında yer alan onur yazıtları bulunmuştur. Kutsal alandaki 3. dönem kazıları Juliette De La Genière tarafından 1988 yılında başlatılmıştır. Bu kazılar ışığında Apollon ve Artemis’e adanmış Erken Arkaik, Geç Arkaik ve Hellenistik sunaklar sunuları ile birlikte açığa çıkarılmıştır. 2001 yılında Nuran Şahin başkanlığında başlayan son dönem kazıları halen devam etmektedir.

Klaros Kutsal Alanında bulunan en önemli yapı Apollon Tapınağı’dır. Tapınak 26 x 46 m. boyutlarında olup Dor düzeninde inşa edilmiştir. Peripteros planındaki (çevresi tek sıra sütunla çevrilmiş / 6 x 11 sütunlu) tapınak 5 krepis (basamak) üzerinde yükselmekteydi. Burası İonia Bölgesi’ndeki Hellenistik döneme ait tek dor tapınağı oluşuyla önem kazanır. Tapınağın cellasında (kült heykelinin bulunduğu oda) büyük boyutlu Apollon heykeliyle birlikte Artemis ve Leto heykellerinin de ele geçirilmiştir. Bu da bize bu kutsal alanda sadece Apollan’a değil kızkardeşi Artemis’e ve annesi Leto’ya da tapınım olduğunu göstermektedir. Tapınağın koridorudan ilerlediğimizde cella’nın altına denk gelen kısımda bir mağara bulunmaktadır ve kehanetler burada gerçekleştirilmekteydi. Ritüel ise kutsal sudan içilerek yapılmaktaydı. Yapı formuna bakıldığında bu tapınağın M.Ö 4. yüzyılın sonunda inşa edildiğini ve roma imparatoru Hadrian dönemine (M.S. 117-138) kadar bu inşa evresinin sürdüğünü belitebiliriz.

Bu Apollon Tapınağının güneyinde İon düzeninde küçük bir tapınak daha vardır. Bu tapınak büyük bir ihtimalle Tanrıça Artemise adanmış olmalıydı. Tanırıca Artemise ait olan bu küçük boyutlu tapınağın önündede bir sunak bulunmaktaydı. Bu tapınak M.Ö 6. yüzyıla tarihlenebilir.

Bu kutsal alanın hemen başlangıcında yer alan ve deniz yoluyla gelenler için giriş konumunda olan propylon (anıtsal kapı) M.Ö. 2. yüzyılın 2. yarısında inşa edilmiştir. Propylon’un doğusunda ve batısında Roma Dönemi’nde yapılmış iki yapı kompleksi bulunmaktadır. Batıdaki kompleks bir peristil avlunun etrafına dizilmiş odalardan oluşmaktadır (Peristil: Sütunlu koridorlarla çevrelenmiş dikdörtgen biçimli üstü açık avlu).

Kutsal alanın girişi ve kurban töreni alanı arasında bir kutsal yol vardı. Bu yolun her iki tarafında onur anıtları (heykeller) vardı. Bu onur anıtları ise bize bu alanın gelişmesinde maddi ve manevi katkısı olan kişiler hakkında bilgi vermektedir. Bu onur anıtlarının M.Ö. 1. yüzyılda dikildiğini söyleyebiliriz.

Klaros‘ta, Tanrı Apollon onuruna iki bayram kutlandığı bilinmektedir. Bunlardan biri, her yıl kutlanan Küçük Klaria Bayramları diğeri ise beş yılda bir kutlanan Büyük Klaria Bayramlarıdır.

Klaros’ta bulunmuş olan yazıtların kehanet üzerine hiçbir bilgi vermemekle birlikte, Bergama, Sivas, Amasya, Kayseri ve Konya gibi kentlerde Klaros Apollonunun öğütlerini içeren yazıtlar bulunmuştur.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Dr. Cem Günay - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Söke Ekspres Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Söke Ekspres Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Söke Ekspres Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Söke Ekspres Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.